4 Mart’ta yenilikçi MethanSat uydusu, SpaceX’in Falcon9 roketiyle başarıyla fırlatıldı. Google’ın sahibi Alphabet Inc ve Çevre Savunma Fonu (EDF) tarafından desteklenen uydunun, iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve küresel ısınmayı yavaşlatmak için uzaydan petrol ve gaz endüstrisi metan emisyonlarını izlemek gibi kritik bir görevi var.
MethanSat’ın lansmanı Google, EDF, Yeni Zelanda Uzay Ajansı ve Harvard Üniversitesi arasındaki ortak bir çabadır. Uydu, bilgileri işlemek ve tespit edilen metan emisyonları hakkında etkileşimli veriler sağlamak için Google Cloud’un bilgi işlem gücünü kullanacak.
2021 G20 zirvesinde, metan emisyonlarına ilişkin küresel bir veri seti oluşturmayı planlayan büyük bir iklim değişikliği girişimi olan IMEO programı başlatıldı. Ocak ayında Biden yönetimi, emisyonların doğru raporlanmasını gerektirecek yeni kurallar önerdi. AB, Japonya ve Kore, gaz ithalatçılarından ve tedarikçilerinden metan emisyonlarına ilişkin deneysel veriler toplamayı taahhüt etti. Bu amaçla, Avrupa Uzay Ajansı’nın Sentinel uydularından ve Kanadalı GHGSat şirketinin izleme ayağı “takımyıldızından” elde edilen veriler halihazırda kullanılıyor. Ancak MethanSat, metan kirliliği sorunlarıyla daha iyi mücadele edilmesine yardımcı olabilmek için daha ayrıntılı bilgi ve daha geniş kapsama alanı sunacak.
EDF, projenin geçen Aralık ayındaki COP28 zirvesinde metan emisyonlarını azaltma sözü veren yaklaşık 50 petrol ve gaz şirketi için büyük önem taşıdığı yorumunu yaptı. MethanSat, metan kirliliği vergisi de dahil olmak üzere AB ve ABD’de gelecek metan emisyonu düzenlemelerine uymayı planlayanlar için de faydalı olacak.
Sera etkisi açısından metan emisyonları ciddi bir sorundur, bu gazın gücü karbondioksitin ısıtma kapasitesini 80 kat aşmaktadır. Petrol ve gaz endüstrisi, metan emisyonlarının en büyük kaynaklarından biridir ve tarımsal atıklardan ve depolama alanlarından kaynaklanan emisyonları geride bırakmaktadır.
Metan emisyonlarına ilişkin bilgileri daha erişilebilir hale getirmek için etkileşimli veriler, EDF web sitesi ve Google Earth Engine analiz platformu aracılığıyla kullanıma sunulacak. Bu, genel halkın metan kirliliğiyle mücadeledeki ilerlemeyi takip etmesine olanak tanıyacak ve şirketleri iklim değişikliğinin getirdiği zorluklarla başa çıkabilmek için emisyonlarını azaltmaya teşvik edecek.