Bilimsel araştırmalar, manyetik alanların Evrenin her yerinde bulunduğunu ve onun organizasyonunda önemli bir rol oynadığını göstermektedir. Ancak kökenleri bilim adamları için hala bir sır olarak kalıyor. En ilginç teorilerden biri, bu alanların Evrenin en başında, yani Büyük Patlama’dan hemen sonra ortaya çıktığını öne sürüyor.

Uluslararası bir bilim insanı ekibi, manyetik alanlar ile evrenimizdeki kütlenin çoğunu oluşturan madde olan karanlık madde arasında bir bağlantı keşfetti. Araştırmacılar, manyetik alanların oluşumuna ilişkin olası bir mekanizmanın, Evrenin gelişiminin ilk aşamalarında karanlık madde ile etkileşimi olduğunu öne sürüyorlar.


Araştırmada bilim insanları, eğer manyetik alanlar gerçekten de Evrenin ilk anlarında oluşmuşsa, o zaman bunların karanlık maddenin yoğunluğunda küçük ölçeklerde bozulmalara neden olabileceğini gösterdi. Bu sürecin nihai etkisi, manyetik alanların ilkel doğasına işaret edecek mini karanlık madde halelerinin oluşması olacaktır. Kaynak: Lucie Chrastecka

Manyetik alanlarla doğrudan etkileşimi olmayan karanlık madde, hala onları incelemek için bir tür “sonda” görevi görebilir. Bilim insanları, karanlık maddenin yoğunluğundaki artan bozuklukların, bu maddeden mini galaksilerin oluşmasına yol açabileceğini gösterdi. Bu tür mini galaksilerin keşfi, manyetik alanların orijinal doğasını doğrulayabilir ve Evrenin görünür kısmının doğasının anlaşılmasına yardımcı olabilir.

“Manyetik alanlar her yerde mevcut. Bunların oluşumuna ilişkin olası bir teori, bugün gözlemlenen alanların Evrenimizin erken aşamalarında oluşmuş olabileceğini öne sürüyor” diye açıklıyor çalışmanın yazarı SISSA’dan Pranjal Ralegankar.

“Ancak bu öneri, fiziğin standart modelinde bir açıklamadan yoksundur. Bu hususu açıklığa kavuşturmak ve ‘orijinal’ manyetik alanları tespit etmenin bir yolunu bulmak için çalışmamızda ‘dolaylı’ olarak adlandırılabilecek bir yöntem öneriyoruz. Yaklaşımımız şu soruya dayanıyor: Manyetik alanların karanlık madde üzerindeki etkisi nedir?” Doğrudan bir etkileşimin olmadığı bilinmektedir. Ancak Ralegankar’ın açıkladığı gibi, “yerçekimi yoluyla dolaylı bir şey var.”

Bu süreçle birlikte baryonik madde yoğunluğundaki dalgalanmaların azaldığı, ancak mini galaksilerin oluşumu yoluyla iz bıraktığı ortaya çıktı. Bu sonuçlar, manyetik alanların Büyük Patlama’dan sonraki ilk anlarda çok erken ortaya çıktığı hipotezini vurgulamaktadır.

Ralegankar şöyle açıklıyor: “Çalışmada beklenmedik bir olguyu gösteriyoruz. Baryon yoğunluğundaki artış, karanlık madde bozukluklarında artışa neden olur. Bu, onların küçük ölçeklerde çökmesine ve karanlık maddeden oluşan mini galaksilerin oluşmasına yol açar. Bunun sonucu olarak baryonik maddenin yoğunluğundaki dalgalanmalar iptal edilse de mini galaksilerde izler kalıyor.”

Bu araştırma, uzaydaki manyetik alanların kökenini ve evrimini anlamada yeni bir sayfa açıyor. Karanlık madde mini galaksilerinin keşfi, evrenin manyetik alanlarının gizemini çözmede önemli bir adım olabilir ve evrenimizin nasıl oluştuğunu ve geliştiğini daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir.



genel-22