TÜBİTAK’ın her yaştan gökyüzü meraklısını buluşturduğu Gökyüzü Gözlem Etkinliği Antalya Saklıkent’te TÜBİTAK Ulusal Gözlem Evi’nde (TUG) düzenlenen açılış programı ile başladı.

10-13 Ağustos 2023 tarihleri arasında gerçekleştirilecek gözlem şenliğinin açılışında konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, gençlerin uzaya ilgisini artırmak amacıyla 1998 yılından bu yana gökyüzü gözlem etkinlikleri düzenlendiğini belirtti. Türkiye’nin dört bir yanından dört bilim meraklılarını buluşturan yirmi beşinci TÜBİTAK gökyüzü gözlem etkinliğinde sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum diyen Kacır, dört gün sürecek etkinlikte gökyüzü gözlemleri, seminerler, atölye çalışmaları, bilgi yarışmaları gibi çok özel faaliyetleri gök bilim sevdalıları ile birlikte yaşayacaklarını ifade etti.

Bakan Kacır, Türkiye’nin en büyük gözlemevi olan ve en donanımlı teleskopların bulunduğu TÜBİTAK Ulusal Gözlem Evi (TUG) yerleşkesinde, gökyüzü meraklılarının özel filtreli teleskoplarla güneş gözlemleri, geceleri ise ışık kirliliğinin çok düşük düzeyde olduğu Saklıkent’te Vega, Polaris, Mizar ve Antares yıldızlarını, Andromeda galaksisini, Ülker ve Herkül yıldız kümelerini, Jüpiter, Neptün, Satürn ve Uranüs gezegenlerini, Ay ile çok sayıda gök cismini gözlemleyeceklerini dile getirdi.

Yirmi beş yıllık geçmişe sahip gökyüzü gözlem etkinliklerinin geçmişte çok daha az katılımıyla ve daha mütevazı ölçekte gerçekleşirken, 2019 ile 2022 yılları arasında başvuru sayılarının her yıl on binlere ulaştığını belirten Bakan Kacır, “Bu yıl ise ülkemizin seksen bir şehrinden yapılan başvuru sayısı bir rekor kırdı. On iki bin beş yüzü aştı. Ne mutlu bize ki. Tüm Türkiye’den gençlerimiz ve yediden yetmiş sekize gök bilim meraklıları gökyüzü gözlem etkinliklerimize akın ediyor. Başvurular arasından kurayla belirlenen şanslı misafirlerimiz burada bizimle birlikte. Sekiz aydan yetmiş sekiz yaşına kadar neredeyse her yaştan katılımımız mevcut” diye konuştu.

Gençlere, “Sizlere hakikaten çok özel önem arz ediyoruz. Çünkü bizim hayallerimizi hayallerimizin de ötesindeki başarıları hakikaten bu ülkeye armağan edecek sizlersiniz.” Diye hitap eden Bakan Kacır, “Bu inançla Türkiye’nin dört bir yanında Gençlik ve Spor Bakanımızla birlikte genel teknoloji atölyeleri kuruyoruz. Bu inançla dünyanın en büyük teknoloji festivallerini altı yıldır bu ülkede gerçekleştiriyoruz. Bu inançla TÜBİTAK’ın bütün bilim ve toplum faaliyetlerinin merkezine, odağına gençleri koyuyoruz. Bu inançla bu gökyüzü gözlemesini Her yıl yıldan yıla daha da büyütüyor. Daha fazla gencimize ev sahipliği yapmaya gayret ediyoruz.” İfadelerini kullandı.

“Artık uzay sadece birkaç ülkenin oyun sahası değil” 

Yerli ve milli gözlem uydusu İMECE’nin, nisan ayında yörüngesine yerleştiğini ve şu an görevini başarıyla icra ettiğini hatırlatan Kacır, yerli ve milli haberleşme uydusu Türksat 6A ile ilgili üretim süreçlerini tamamladıklarını, test süreçlerinin ise yıl sonuna kadar devam edeceğini söyledi. Kacır, TÜRKSAT 6A tamamlanarak yörüngesine yerleştiğinde, Türkiye kendi haberleşme uydusunu üretebilen 10 ülkeden biri olacağını vurgulayarak, şöyle devam etti: “Tüm bu başarılar, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı liderliğiyle birlikte, yıllardır ortaya koyduğu siyasi irade ve Türkiye’ye çizdiği vizyon sayesindedir. Şimdi biz uzay alanındaki yetkinliklerimizi çok daha ileri noktalara taşımak istiyoruz. Uzay çalışmalarının maliyetlerinin düşmesi ile önümüzde de büyük bir fırsat penceresi mevcut. Artık uzay sadece birkaç ülkenin oyun sahası değil. ‘Türkiye Yüzyılı’nı inşa ederken daha gür bir şekilde ‘uzayda biz de varız’ diyoruz. Türkiye Uzay Ajansının kuruluşu ve Milli Uzay Programı’nın ilanı ile uzaya dair gelecek vizyonumuzu ortaya koyduk ve bu vizyonu hayata geçirecek kurumsal yapıyı oluşturduk. Milli Uzay Programı’mız kapsamında, uluslararası uzay istasyonuna gidecek olan ilk Türk uzay yolcumuzun eğitim süreci devam ediyor, inşallah birkaç ay sonra uzaya uğurlayacağız. Programın bir diğer önemli hedefi ise Ay Misyonu. Ay’a kendi geliştirdiğimiz ve ürettiğimiz uzay aracıyla erişeceğiz. Bu kapsamda kullanılması planlanan uzay aracımızın görev tasarım ve ön tasarım çalışmalarını tamamladık, kritik tasarım aşamasına devam ediyoruz. Bu uzay aracının en kritik bileşeni olan roket motorlarını da yerli ve milli olarak üretiyoruz.”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, yerli ve milli imkanlarla geliştirdikleri uzay teknolojilerinin, 2030 yılında 1 trilyon dolara ulaşması beklenen küresel uzay endüstrisinde ülkemizin rekabet gücünü daha da üst seviyeye taşıyacağının altını çizerek, “Son 20 yılda elde ettiğimiz bu kazanımlar, Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde ortaya koyduğumuz Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuzun neticeleridir. Bu vizyon ile sistematik ve kararlı bir şekilde insan kaynağına yatırım yapmaya devam edeceğiz.”

Diğer yandan ülkemizde uzay araştırmaları için gerekli altyapıyı inşa etmeyi de ihmal etmiyoruz. Optik tasarımdan kontrol yazılımına kadar yerli imkanlarla geliştirdiğimiz ve dört metre çapında Avrupa’nın en büyük teleskoplarından birine sahip olacak. Doğu Anadolu Gözlemevi’ni kısa süre içinde tamamlayarak Erzurum’da açılışını gerçekleştireceğiz.” dedi.

“Türkiye’nin teknoloji alanında güçlü bir insan kaynağı var”

Sözlerine gençliğin olduğu yerde enerjinin de olduğunu belirterek başlayan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, “Bakanımızın daveti üzerine Gözlem etkinliğine seve seve geldim. Ben de bir mühendisim. Dolayısıyla çocukluktan beri hep gökyüzüne çok merakım vardı ve bu etkinlikte de hep birlikte teleskoplarla gökyüzüne bakalım diye geldik.” diye konuştu.

Türkiye’nin teknoloji alanında güçlü bir insan kaynağı olduğunun altını çizen Bakan Bak, “Güçlü bir Türkiye var. Teknoloji alanında gelen gençlik ve çok güçlü bir insan kaynağımız var. Büyük bir teknoloji hamlesi ve büyük bir atılım var. Bunları kimlerle başaracağız? Bu ülkenin gençleriyle yani sizlerle başaracağız. Bu ülkenin mühendisleriyle başaracağız. Bu ülkenin çocuklarıyla başaracağız.” ifadelerini kullandı.

Gençliğinde TÜBİTAK Bilim Teknik dergilerini heyecanla beklediğini ve uzun yıllar biriktirdiğini belirten Bakan Bak, “ O heyecanı buradaki çocuklarımızda da gördük Roket yapanlar var, İmece uydusu yapanlar var. Bunları görmek çok güzel. Bu etkinlik için Bakanlığımıza, Sayın Bakanımıza teşekkür ediyoruz. Gençlik merkezimize kodlama atölyelerimiz bilimle ilgili çalışmalarımız var. Gençlerimizle beraber hem istihdam açısından hem teknoloji açısından beraber olmaya devam edeceğiz. Geleceğimiz olan gençlerimizi seviyoruz. Bu milleti seviyoruz. Ve bu dünyada Türkiye, jeopolitik konumu nedeniyle de güçlü olmak zorunda. Bu güçlü, bu gücünü de bilim ve teknolojiden gelecekteki bu bilgilerden alacak.” diye konuştu.

“Bizim bu yılki coşkumuz, heyecanımız çok daha fazla”

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada Gökyüzü gözlem etkinliklerinin çeyrek asırdır gerçekleştiriliyor olduğunun altını çizerek, “Gökyüzü gözlem etkinliğimizde her yıl biz bu coşkuyu, heyecanı sizlerle birlikte yaşıyoruz. Ama bu yılın ayrı bir coşkusu var. Çünkü Cumhuriyetimizin kuruluşunun yüzüncü yıl dönümündeyiz. TÜBİTAK’ımızın kuruluşunun altmışıncı yıl dönümündeyiz. O yüzden bizim bu yılki coşkumuz, heyecanımız çok daha fazla ” diye konuştu.

Bu yıl gözlem şenliği için ülkemizin 81 ilinden yapılan başvuru sayısının 12 bin 500’e ulaştığını hatırlatan Prof. Dr. Mandal, “Gökyüzü gözlem etkinliğinin heyecanını yaşamak isteyen çocuklarımız, gençlerimiz, ailelerimiz başvurdu. İmkanlarımız dahilinde arkadaşlarımızı, öğrencilerimizi, misafirlerimizi kurayla belirlemiş olduk. Şu an altmışın üzerinden, ilimizden burada katılımcılarımız var. Sekiz buçuk aylık Mete bebeğimizden, yetmiş sekiz yaşındaki Şakir amcamıza kadar… Yani yediden yetmşin ötesinde çocuklarımızla, gençlerimizle, büyüklerimizle, ailelerimizle birlikteyiz. Bu gerçekten çok kıymetli. Üç gece dört gün boyunca devam edecek olan bir etkinlik ve gerçekten büyük bir heyecanla hazırlanan altmış astronomumuz, otuz tane teleskobun başında aklınıza hangi soru geliyorsa ona cevaplandırmak için hazırlar. Çekinmeyiniz. Ben kendim de her yıl geldiğimde mutlaka öğrenmeye çalışıyorum. Öğrenmenin yaşı yok. Bazen çekiniyoruz. O yüzden hangi yaş grubumuz olursak olalım gerçekten büyük bir heyecanla onlar siz ne kadar çok soru sorarsanız o kadar çok mutlu ve memnun oluyorlar. Çünkü daha fazla vatandaşımız, öğrencimiz, gencimiz bilimle uzayla meşgul olmak istemesi onlara daha fazla heyecan ve sorumluluk veriyor. Geceleyin sabaha kadar gözlem sonrası gün içinde de yetkin, duayen 14 hocamızla da seminerler, söyleşiler sorulu cevaplı ve paneller ve eş zamanlı olarak da çocuklarımızla atölye çalışmaları gerçekleşecek. Yani burada üç gece, dört gün boyunca yedi yirmi dört tüm soruların cevaplarını bulmaya çalışacağız.” dedi.

TÜBİTAK’ın yirmi beş yıldır bu etkinlikleri neden düzenlediğini de anlatan Mandal, “Kendi bulunduğumuz coğrafyada kültürümüze, medeniyetimize baktığımız zaman bunun başladığı, bütün dünyanın örnek aldığı 1500’lü yıllarda Uluğbey’den, Ali Kuşçu’dan, Takuyiddin’den hem astronom, bilim insanı olarak bahsedildiği hem de dünyanın ilk ve örnek gösterilen rasathanelerinin yapıldığı bir coğrafyadan geliyoruz. Ancak arada bir süre boşluğumuz olmuş. Şimdi o boşluğu hep birlikte kapatmaya çalışıyoruz. Milli Uzay Programımız da bunun Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki en önemli anahtar adresi. Bizim 15 Nisan’da göndermiş olduğumuz İMECE uydumuz; en yakın zamanda göndermek için heyecanlı olduğumuz haberleşme uydumuz 6A, Türk uzay yolcularımız ve uzay aracımız bunların hepsi bir sürecin parçası… Ama bu sürecin en önemli parçası insan kaynağımız. Ne kadar çok insan kaynağımız olursa biz hedeflerimize o kadar çok ve hızlı ulaşacağız. TÜBİTAK’ta bu amaca yönelik 60 yıldır bu heyecanla, bu sorumlulukla çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Uzay yolcuları ile Söyleşi

Türkiye’nin ilk uzay yolcuları Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever eğitim için bulundukları ABD’nin Houston kentinden canlı bağlantı ile etkinliğe katılarak bir söyleşi gerçekleştirdi. Astronom Dr. Korhan Yelkenci moderatörlüğündeki söyleşide TEKNOFEST Roket yarışmacısı Sudenur Kınık ve TEKNOFEST Model Uydu yarışmacısı Fatih Bedirhan Dilber de iki bakan ile birlikte uzay yolcularına sorularını yöneltti.

25 Yıllık Heyecan Dolu Bilim Geleneği

TÜBİTAK tarafından ilk kez 1998 yılında Antalya Saklıkent’te düzenlenen Gökyüzü Gözlem Etkinliği, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı katkılarıyla TÜBİTAK’ın koordinasyonunda 25. kez gerçekleştiriliyor.

Gökyüzü Gözlem Etkinliklerinin ev sahibi yaklaşık 2000 metre yükseklikteki Antalya Saklıkent’te astronomi meraklıları, uzmanlar eşliğinde gökyüzünü inceleme ve Türkiye’nin en büyük gözlemevi olan ve en donanımlı teleskoplarının bulunduğu TÜBİTAK Ulusal Gözlem Evi (TUG) Yerleşkesi’ni gezme fırsatı bulacak.

Gökyüzü gözlemine en uygun bölgelerden biri olan Saklıkent’te astronomi tutkunlarının, 3 gün boyunca teleskop ve çıplak gözle gözlem yaparak gökyüzünün tadını çıkarmanın yanında çadırlarında konaklayarak doğa ile iç içe olma şansları olacak.

Her yaş grubundan astronomi meraklılarının katılacağı etkinlik boyunca, alanında uzman bilim insanları tarafından gök bilim ile ilgili seminerler verilecek, yarışmalar ve TÜBİTAK bünyesindeki birimlerin katkılarıyla çeşitli atölye çalışmaları, deneyler gerçekleştirilecek.

Artan Yoğun İlgi

Gökyüzü Gözlem Etkinliklerine, 2016-2018 yılları arasında ortalama 3 bin kişi başvururken ve ortalama 350 katılımcı ile gerçekleşirken, ilginin artmasıyla son 3 senedir ortalama 10 bin başvuru oluyor. Bu seneki etkinliğe ise Türkiye’nin dört bir yanından 12 bin 500 kişi başvurdu, bu başvurular arasından 1000 kişi kurayla belirlendi.

Göktaşı Yağmuru İzlenecek

14 Temmuz – 1 Eylül tarihleri arasında Perseid (Perse) gök taşı yağmurunun en yoğun olduğu, 12 – 13 Ağustos tarihleri, etkinlik tarihi ile denk getirildi. Gökyüzünde saatte 60 ile 100 adet meteor izlerinin görsel şöleni ışık kirliliğinin az olduğu yüksek rakımlı etkinlik içinde Saklıkent’te yaşanacak.

Çıplak göz ile takımyıldızları gökyüzü tanıtımı, Mizar, Polaris, Antares, Vega gibi yıldızların, Ülker, Herkül gibi yıldız kümelerinin, Halka Bulutsusu gibi, Andromeda galaksisi gibi gök cisimlerinin, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün gezegenleri ve uydumuz Ay teleskoplar ile gözlemlenecek.

 



kaynak: tubitak.gov.tr