NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu’ndaki Yakın Kızılötesi Kamera’dan (NIRCam) alınan bu Serpens Bulutsusu görüntüsünde, gökbilimciler küçük bir bölgede (sol üst köşe) hizalanmış protoyıldız çıkışlarının bir gruplandırmasını buldular. Serpens bir yansıma bulutsusudur, yani kendi ışığını yaratmayan, bunun yerine bulutsunun yakınındaki veya içindeki yıldızlardan gelen ışığı yansıtarak parlayan bir gaz ve toz bulutudur. Kaynak: NASA, ESA, CSA, STScI, Klaus Pontoppidan (NASA-JPL), Joel Green (STScI)

20 Haziran 2024’te çekilen çığır açıcı bir görüntüde, James Webb Uzay Teleskobu Yeni doğan yıldızlardan yakalanan hizalanmış gaz jetleri, bu tür yıldızların ortak bir dönüş yönüne sahip olduğunu kanıtlıyor.

NASA‘nin James Webb Uzay Teleskobu ilk kez bir fenomeni yakaladı. 20 Haziran 2024 tarihli bu görüntünün sol üst tarafındaki parlak kırmızı çizgiler hizalanmış protostar dış akışlarıdır – hepsi aynı yöne doğru eğimli yeni doğmuş yıldızlardan gelen gaz jetleri.

Bu görüntü, gökbilimcilerin bulutlar yıldız oluşturmak üzere çöktüğünde yıldızların aynı yönde dönme eğiliminde olacağı varsayımını destekliyor. Daha önce, nesneler lekeler olarak görünüyordu veya optik dalga boylarında görünmezdi. Webb’in hassas kızılötesi görüşü, kalın tozu delerek yıldızları ve dışarı akışlarını çözümleyebildi.

Sanatçı Kavramı James Webb Uzay Teleskobu İllüstrasyonu
James Webb Uzay Teleskobu sanatçısının tasarımı. Kredi: NASA-GSFC, Adriana M. Gutierrez (CI Lab)

James Webb Uzay Teleskobu, kozmos anlayışımızı genişletmek için tasarlanmış modern astronomik araştırmaların temel taşıdır. Dünya’dan yaklaşık bir milyon mil uzakta konumlandırılan Webb, büyük, 6,5 metrelik birincil aynası ve öncelikli olarak kızılötesi spektrumda çalışan son teknoloji sayesinde evrenin eşsiz bir görüntüsünü sunar. Bu konumlandırma ve teknoloji, en erken yıldızlardan ve galaksilerden gelen ışığı yakalamasını sağlayarak evrenin 13,5 milyar yıldan daha önceki bebekliğine dair içgörüler sunar.

Webb’in misyonu çeşitli bilimsel hedefleri kapsar. Yıldızların ve gezegen sistemlerinin oluşumunu keşfetmeyi, potansiyel olarak yaşanabilir dış gezegenlerin atmosferlerini incelemeyi ve evrenin yapısı ve kökeni hakkında temel soruları yanıtlamayı amaçlar. Webb’in her gözlemi bir bilgi katmanı ekleyerek bilim insanlarının kozmosun tarihini ve ölçeğini bir araya getirmesine yardımcı olur. Webb, gelişmiş yetenekleriyle yalnızca zamanda geriye bir pencere olarak değil, aynı zamanda gelecekteki keşifleri ve keşifleri yönlendiren bir işaret fişeği olarak da hizmet eder.



uzay-2