James Webb Uzay Teleskobu (JWST), gelişmiş kızılötesi görüntülemeyi kullanarak, Dünya’dan yaklaşık 12.000 ışıkyılı uzaklıkta bulunan süper kütleli yıldız kümesi Westerlund 1’in benzeri görülmemiş ayrıntılarını yakaladı. Genişletilmiş Westerlund 1 ve 2 Açık Kümelenme Araştırması (EWOCS) tarafından yayımlanan bulgular, kümenin yıldız bileşimi ve oluşum süreçlerine ilişkin kritik bilgiler sağlıyor. 6,6 ışıkyılı üzerinde bir alana yayılan ve 63.000 güneşe eşdeğer bir kütleye sahip olan Westerlund 1, Dünya’ya en yakın süper kütleli yıldız kümesidir ve yoğun bir konfigürasyonda yüzlerce büyük yıldıza ev sahipliği yapar.
Benzersiz Yıldız Özellikleri Belirlendi
Palermo Astronomik Gözlemevi ekip lideri Mario Giuseppe, söylenmiş Space.com, gözlemlerin kütle spektrumunun en alt ucundaki yıldızlar olan kahverengi cüceleri tespit edecek şekilde genişletildiğini söyledi. Giuseppe’nin küme içindeki kütle dağılımını ve yıldız oluşum mekanizmalarını analiz etme potansiyelini vurguladığı bildirildi. Bu çalışmanın, yıldız patlaması ortamları ve bunların gezegensel gelişim üzerindeki etkileri hakkındaki anlayışı geliştirmesi bekleniyor.
JWST’nin cihazları Orta Kızılötesi Cihaz (MIRI) ve Yakın Kızılötesi Kamera (NIRCam), Westerlund 1’i çevreleyen karmaşık gaz ve toz yapılarını ortaya çıkararak derin görüntüleme yetenekleri sağladı. Büyük yıldızların son evrim aşamalarından kaynaklandığına inanılan bu materyal, genç kümelerin bu tür kalıntıları bir milyon yıl içinde dışarı attıkları yönündeki önceki varsayımlara meydan okuyor.
Daha Geniş İşbirliğine Dayalı Araştırma Çabaları
Çeşitli raporlara göre EWOCS, JWST bulgularını tamamlamak için Hubble Uzay Teleskobu, ALMA ve NASA’nın Chandra X-ışını Uzay Teleskobu dahil olmak üzere diğer gözlemevlerinden gelen verileri kullandı. Westerlund 1’in küme içi malzemeleri ve ikili sistemler ile evrimleşmiş yıldızlar da dahil olmak üzere yüksek enerji olguları üzerine çalışmaların önümüzdeki birkaç yıl içinde yapılması bekleniyor.
Biraz daha genç Westerlund 2 kümesinin analizini de içeren araştırmanın, aşırı koşullar altında yıldız ve gezegen oluşumuna ışık tutması bekleniyor. Bu bulgular Astronomy & Astrophysics’te yayınlandı ve arXiv’de ön baskı olarak mevcut.