Dünya’dan yaklaşık 700 ışıkyılı uzaklıkta, R Aquarii olarak bilinen sıra dışı bir yıldız çifti yatıyor. Bir beyaz cüce ve bir Mira A değişken yıldızından oluşan bu sistem, Hubble Uzay Teleskobu tarafından yakalanan renkli gazlı iplikçiklerden oluşan büyüleyici bir manzara yaratıyor.
Ömrünü tamamlamış bir ana dizi yıldızının kalıntısı olan beyaz cüce, küçük boyutuna rağmen Dünya ile karşılaştırılabilecek kadar güçlü bir çekim kuvvetine sahiptir. Arkadaşı yıldızı, Güneş’ten 400 kat daha büyük olan kırmızı bir devdir. Titreşen bu yıldız, yaklaşık 390 günlük bir süre boyunca sıcaklığını ve parlaklığını değiştirerek Güneş’in 5.000 katından daha fazla bir parlaklığa ulaşır.
Bu iki yıldızın etkileşimi muhteşem bir bulutsunun oluşmasıyla sonuçlanır. Yoğun beyaz cüce yörüngede dönerken hidrojen gazını kırmızı devden uzaklaştırıyor. Beyaz cüce, biriken hidrojenin basıncına artık dayanamadığında, yüzeyinde bir patlama meydana gelir ve gazlı filamentler biçiminde malzeme açığa çıkar. Beyaz cücenin, Dünya’nınkinden milyonlarca kat daha güçlü olabilen güçlü manyetik alanları, bu iplikçikleri sarmal desenler halinde büküyor.
Her iki yıldızdan gelen radyasyonla elektronların hidrojenden ayrılması sonucu oluşan iyonize hidrojen, parlak bir şekilde parlıyor. Merkezi ikili yıldızın parlaklığı, kırmızı dev titreştikçe zamanla değişir ve toz, mavi ışığın tamamını emdiği için gaz kırmızı görünür.
Hubble’ın 2014’ten 2023’e kadar R Aquarius’un beş görüntüsünü hızlandırılmış görüntüsü, yıldızlar ve bulutsu arasındaki dinamik etkileşimleri göstermektedir. Uzaya fırlatılan madde, güneş sisteminin çapının yaklaşık 24 katı olan 400 milyar kilometreye ulaşıyor.
İlk kez 1810’da Alman gökbilimci Carl Ludwig Harding tarafından gözlemlenen R Aquarii, yakındaki simbiyotik yıldızlardan biridir ve gökbilimcilerin büyük ilgisini çeken bir nesnedir. 20. yüzyılda Edwin Hubble ve diğer gökbilimciler onu inceleyerek karmaşık etkileşimleri ve ortaya çıkan bulutsuyu fark ettiler. R Aquarii ve benzeri yıldız sistemi konfigürasyonları gökbilimcilere yıldız rüzgarları, birikim ve iyonize bulutsu hakkında çok şey anlatarak yıldız evriminin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunabilir.