Artan küresel sıcaklıklarla birlikte elektrikli fanların soğutma yöntemi olarak kullanılması tartışmalara yol açtı. Özellikle yüksek ısıdaki güvenlik sınırlarıyla ilgiliydi. Kamu sağlığı kuruluşları farklı eşik değerleri belirlemiştir: ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), 32,2°C’nin üzerindeki fan kullanımını teşvik etmezken, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) belirli koşullarda 40°C’ye kadar fanların kullanılmasını desteklemektedir. Ancak son araştırmalar, özellikle yaşlı yetişkinler ve kalp rahatsızlığı olan kişiler için, ısı stresini yönetmede taraftarların rolüne ilişkin karışık bilgiler sunuyor.

Yeni Çalışmalar Hayranların Farklı Koşullardaki Faydalarını İnceliyor

Yeni çalışmak New England Journal of Medicine’de (NEJM) yayınlandı. Termal fizyologlar tarafından yapılan iki yeni çalışma yeni bilgiler kattı ancak tartışmayı çözüme kavuşturmadı. New England Journal of Medicine’de yayınlanan bir çalışmada, 38 derecelik nemli bir ortama yerleştirilen yaşlı yetişkinlerde kalp stresinde belirgin bir azalma görüldü; vantilatör kullanıldığında %31 daha düşük. Vantilatör kullanımını buğulamayla birleştiren katılımcılar daha da büyük bir rahatlama gördüler; bu da nemli hava dolaşımının kalp yorgunluğunu azaltmaya yardımcı olduğunu öne sürdü. Sidney Üniversitesi’nden termal fizyolog Ollie Jay araştırmaya öncülük etti ve vantilatörlerin nemli ortamlarda önemli faydalar sağlayabileceği sonucuna vardı.

Öte yandan JAMA’da yayınlanan bir çalışma, fanların kuru ısıdaki sınırlamalarına dikkat çekti. Bu çalışma, 36°C’de orta derecede nemli bir ortamda bulunan yaşlı yetişkinleri kapsadı ve çekirdek sıcaklığında veya kalp atış hızında, dakikada yalnızca beş atım kadar düşen çok az değişiklik buldu. Harvard Üniversitesi araştırmacılarından Robert Meade, fanların bu kuru koşullar altında ihtiyaç duyulan soğutmayı sağlayamayabileceği konusunda uyardı.

Fan Kullanım Kılavuzunda Anahtar Faktör Olarak Nem

Bu çalışmalar, nemin fanların etkinliğini önemli ölçüde etkilediğini ve yüksek nem seviyelerinin fanların buharlaşmalı soğutmaya yardımcı olmasına olanak tanıdığını göstermektedir. Bunun aksine, kuru koşullarda fanlar sıcak havayı sirküle ederek ısı stresini kötüleştirebilir. Bu değişkenlik, DSÖ’nün 40°C’lik bir eşik önermesine yol açarken, CDC ihtiyatlı bir 32,2°C kılavuzunu sürdürüyor.

Kontrollü koşullarda yürütülen bu araştırma, halk sağlığı önerilerini daha iyi bilgilendirmek için gerçek dünya araştırmalarına olan ihtiyacın altını çiziyor. Devam eden tartışma, sıcak hava dalgalarının dünya çapında daha yoğun ve sık hale gelmesi nedeniyle kritik bir halk sağlığı sorununun altını çiziyor.

.embed-container { pozisyon: göreceli; dolgulu alt: %56,25; yükseklik: 0; taşma: gizli; maksimum genişlik: %100; } .embed-container iframe, .embed-container nesnesi, .embed-container yerleştirme { konum: mutlak; üst: 0; sol: 0; genişlik: %100; yükseklik: %100; }

 



genel-8