Dünyanın en büyük drone üreticisi DJI, bildirildiğine göre ABD Savunma Bakanlığı’na karşı dava açarak, şirketin “Çin askeri şirketi” olarak tanımlanmasına itiraz etti. Pentagon, 2023’te Çin ordusuyla bağlantısı olduğu iddia edilen kuruluşlar listesine DJI’yı da ekledi; bu da Amerikalı yatırımcıların listedeki şirketlerde hisse ticareti yapmasını yasaklıyor.
DJI, bağımsız olarak faaliyet gösterdiğini ve herhangi bir askeri bağlantısı bulunmadığını öne sürerek bu sınıflandırmanın haksız olduğunu ve itibarına zarar verdiğini savunuyor. Dava, DJI’yi listeden çıkarmayı ve işletmesine yönelik potansiyel olumsuz sonuçlara karşı koymayı amaçlıyor. Şirketin drone’lar, kamera sistemleri ve diğer aksesuarları içeren ürün portföyü, ticari ve eğlence amaçlı olarak dünya çapında yaygın olarak kullanılmaktadır.
Pentagon’un DJI’yı Çin askeri listesine alma kararı, hassas alanlarda Çin teknolojisine olan bağımlılığı azaltmak ve ulusal güvenliği korumak için daha büyük bir çaba gibi görünüyor. Ancak DJI, Çin ordusuyla doğrudan bir ilişkisinin bulunmadığına karşı çıkıyor. Şirket ayrıca bu atamanın ABD yatırımlarına ve pazarlarına erişimini kısıtlayarak işine ciddi zarar verdiğini ve uluslararası itibarına zarar verdiğini iddia ediyor.
Bu, DJI’ın ABD yetkililerinin incelemesiyle karşılaştığı ilk sefer değil. Şirket, 2020’den beri ABD Ticaret Bakanlığı’nın Varlık Listesi’nde yer alıyor. Bu yılın başlarında Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi, Amerika Birleşik Devletleri’nin 2025 Ulusal Savunma Yetki Yasası’nın (FY25 NDAA) bir parçası olarak “ÇKP Drone’lara Karşı Mücadele Yasası”nı kabul etti. Bu, gelecekte DJI drone’larının Amerika Birleşik Devletleri’nde satışının yasaklanması anlamına gelse de, ABD Senatosu Silahlı Hizmetler Komitesi’nin Temmuz ayında yayınlanan 2025 Ulusal Savunma Yetki Yasası (NDAA) versiyonu, ÇKP Drone’larla Mücadele Yasasını içermiyordu.
DJI, açtığı davada Pentagon’un kararının yeterli delil olmadan verildiğini ve Çin askeri listesine dahil edilmesinin spekülatif veya hatalı sonuçlara dayandığını ileri sürüyor. Şirket, bağımsız olarak faaliyet gösterdiğini ve yalnızca ticari drone teknolojisine odaklandığını ve Çin’in askeri sektörüyle doğrudan bağlantısı olmadığını savunuyor. DJI’ın davadaki öncelikli hedefi adının listeden çıkarılması. Şirket, listede kalmanın, özellikle ABD pazarındaki ticari faaliyetlerinde telafisi mümkün olmayan hasarlara yol açmaya devam edeceğini savunuyor.
Davanın hem drone endüstrisi hem de ABD-Çin ilişkileri üzerinde geniş kapsamlı etkileri olabilir. DJI, adını Pentagon’un askeri listesinden çıkarmayı başarırsa yatırımcıların güvenini yeniden kazanabilir ve Amerikan pazarlarına erişim sağlayabilir. Öte yandan Pentagon’un ataması onaylanırsa DJI üzerindeki kısıtlamalar daha da sıkılaştırılabilir ve diğer Çinli şirketlere karşı da benzer eylemlere yol açılabilir.
Ek olarak bu dava, Çinli şirketler ile ABD’deki düzenleyici kurumlar arasında artan hukuki mücadelelere de dikkat çekiyor. ABD, Çinli firmalara ticaret ve yatırım kısıtlamaları getirmeye devam ederken, daha fazla şirket ticari çıkarlarını korumak ve ABD hükümetinin eylemlerine meydan okumak amacıyla yasal zorluklara başvurabilir.