Kanada’daki Western Üniversitesi Dünya ve Uzay Araştırmaları Enstitüsü’nden bilim adamları, asteroit malzemesini hammadde olarak kullanarak astronotlar için yiyecek üretmeye yönelik bir konsept sundular. Bu fikir, bakterileri asteroit malzemesiyle besleyerek yenilebilir biyokütle yetiştirme olasılığına dayanıyor.
Uluslararası Astrobiyoloji Dergisi’nde yayınlanan bir makalede araştırmacılar, yiyecek üretmek için gereken asteroit malzemesi miktarını hesaplamayı içeren yaklaşımlarını anlatıyorlar. Daha önce bilim insanları, güneş sisteminin çok uzaklarına veya ötesine yapılacak gelecekteki uzay görevlerinin astronotları hayatta tutmaya yetecek kadar yiyecek sağlayamayacağını belirlemişlerdi.
Yeni bir çalışma, asteroit materyali üzerinde yetişen bakterilerin besin kaynağı olarak kullanılmasını önermektedir. Bu kavram yeni değil; daha önce DARPA projesindeki araştırmacılar, plastik kapların mikroplar için yiyecek olarak kullanıldığı benzer bir yaklaşım üzerinde çalışmışlardı.
Önceki ekip, meteorların ezilmesinin ve mikrobiyal gübre olarak kullanılmasının, mikropların karbon malzemeyi tüketmesine ve bunun sonucunda büyümesine neden olduğunu bulmuştu. Bu keşif, Dünya’daki erken yaşamın bu şekilde desteklenmiş olabileceğini düşündürmektedir.
Araştırmacılar, uzun yolculuklarda astronotların yaşamlarını desteklemek için ne kadar asteroit malzemesine ihtiyaç duyulacağını hesapladılar. Bennu asteroitini referans noktası olarak kullandılar. Önceki çalışmalar mikropların besleyebileceği materyalden oluştuğunu göstermişti. Araştırmacılar, eğer mikroplar asteroitin tamamını yerse, bunun en kötü durumda bir astronota 600 yıl, en iyi durumda ise 17.000 yıl boyunca yetecek kadar yiyecek üretmek için kullanılabileceğini buldu.
Araştırma ekibi, asteroitlerin biyokütle üretimi için gübre olarak kullanılması fikrinin henüz başlangıç aşamasında olduğunu kabul ediyor. Toksik olmayacağından ve kabul edilebilir olacağından emin olmak için bu tür biyokütle üzerinde birçok test yapılması gerektiğini belirtiyorlar. Ayrıca asteroitlerin değişken bileşiminin ek zorluklar yaratacağını da belirtiyorlar.