Bilim insanları, bir galaksinin etrafındaki, 100.000 ışık yılını “boş” uzaya kadar uzanan gaz zarfının ilk ayrıntılı resmini oluşturdular. Galaktik hale olarak bilinen bu kabuk, Evrendeki sıradan maddenin %70-90’ını içeriyor ve galaksimizin tarihinin en büyük ölçeklerde anlaşılmasında çok önemli bir rol oynuyor.

Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nden (Caltech) Chris Martin liderliğindeki bir bilim insanı ekibi, önceki nesil cihazlara göre çok daha sönük seviyelerdeki alanların spektroskopik görüntülerini almak için “görüntü kesici” adı verilen yeni bir tür spektrograf kullandı. Bu alet Gözlemevindeki teleskopun üzerine yerleştirildi. Dünyanın en büyük optik teleskoplarından biri olan Keck Gözlemevi, bilim adamlarının gökyüzündeki çok sönük nesneleri görmesine olanak sağladı.


IRAS 08339+6517 galaksisinin yıldız diski etrafındaki gazın parıltısı, en parlaktan (sarı) en loş (mavi)ye doğru soluyor. Kaynak: Nielsen ve ark. / Doğa Astronomi

“Heyecan vericiydi. Evrendeki sıradan maddenin çoğunun bu dağınık gaz haleleri içinde olduğu fikrini doğruladık. Ayrıca galaksinin çevredeki halenin içinde düzgün bir şekilde kaybolmadığını da keşfettik. Ekip üyelerinden biri olan Deanne Fisher, “Birinden diğerine keskin bir geçiş var” dedi.

Bilim adamları ayrıca galaksinin etrafındaki gaz zarfının parladığını da keşfettiler, ancak nedenini henüz bilmiyorlar. Bir teoriye göre hale, farklı yönlerde hareket eden, yüksek hızda çarpışan ve gazın parlamasına neden olan gaz akımlarından oluşuyor. Diğer bir olasılık ise bazı çok ağır yıldızların ve bazı kara deliklerin büyük miktarda morötesi ışık üretmesi ve bunun da arka planda morötesi aydınlatma sağlayabilmesidir.

Bu hedefe ulaşmak için ekip, astronomik gözlemler için Dünya’daki en iyi yerlerden biri olan Hawaii’deki Mauna Kea yanardağının tepesinde bulunan Keck Teleskobu’nu kullandı. Keck Teleskobu dünyanın en büyük optik teleskoplarından biridir ve sönük nesneleri gözlemleme konusunda benzersiz bir yeteneğe sahiptir.

“Bütün gece galaksinin etrafındaki görünüşte boş alana bakmak için Keck teleskopunu kullandık. Ardından teleskopun sınırlarını zorlayan yoğun veri analizi çalışması geldi” dedi Fischer.

Bu çalışma Nature Astronomy dergisinde yayınlandı ve farklı üniversitelerden ve araştırma merkezlerinden bilim adamlarından oluşan bir ekibin ortak çabasının sonucuydu.



genel-22