Telegram CEO’su Pavel Durov, birkaç gün önce Le Bourget Havaalanı’na indiğinde Fransa’da tutuklandı. Şimdi birden fazla suçla suçlanıyor ve 5 milyon avro kefaletle serbest bırakıldıktan sonra Fransa’dan ayrılması yasaklandı (5,5 milyon doların üzerinde).

Tüm dava oldukça tartışmalıydı. Fransız yetkililer Telegram’ın çok gevşek bir şekilde denetlendiğini ve bunun sonucunda platformda bir dizi suç faaliyetinin gerçekleştiğini iddia ettiler. Durov ayrıca söz konusu yetkililerle işbirliği yapmayı reddetmekle suçlandı.

Pavel Durov, her zaman ifade özgürlüğünden yana olduğunu ve bu nedenle Telegram’ın serbestçe dolaşmasına izin verdiğini savunuyor. Özgürlüğe olan bağlılığı o kadar katı ki, yerel yetkililere kullanıcı verilerini teslim etmeyi reddettikten sonra geldiği Rusya’yı terk etti. Bu nedenle, Fransa’da tutuklanmasının ardından Telegram’ın indirmeleri tavan yaptı ve App Store’daki sosyal uygulamalar arasında ikinci sıraya yükseldi.

Durov’a yöneltilen suçlamalar arasında “yasadışı işlemlerin yapılmasını sağlamak” da yer alıyor. Durov yukarıda belirtilen kefaletle dışarıda dolaşsa da, gözetim altında kalmaya devam ediyor.

Bu fiyaskoyla ilgili olarak çitin her iki tarafında iki grup insan var. Bir taraf, Durov’un platformunda konuşmayı kısıtlama yükümlülüğü olmadığını ve bunun çevrimiçi gözetimi uygulamak için başka bir oyun olduğunu iddia ediyor. Diğer taraf, Durov’un Telegram’da iğrenç toplulukların oluşmasına gönüllü olarak izin verdiği için yanlış yaptığını iddia ediyor.

Bu dava o kadar popülerlik kazandı ki Rusya bile Durov’a yardım sözü verdi. Telegram da bir açıklama yayınladı: Durov’a yöneltilen suçlamaların “saçma” olduğunu söyledi.

Bu, her iki tarafın da güçlü argümanlar sunduğu karmakarışık bir dava. Ve bunun Telegram’ın gevşek moderasyon politikalarını duyacağımız son şey olduğundan şüpheliyim.



telefon-1