Mevcut 5G ağlarından 50 kat daha hızlı hız sunacak olan yaklaşan 6G standardı hala üzerinde çalışılıyor ve 2030 yılından sonra ticari olarak kullanıma sunulması planlanan uzak bir hayal olabilir.
Ancak bu 6G şebekesinin devreye alınma süresi, mevcut 5G ve hatta 4G LTE şebeke ekipmanlarının olduğu gibi 6G hızına ulaşabileceğini kanıtlamayı başaran çığır açıcı bir deneyle önemli ölçüde kısaltılabilir.
Keşif, yalnızca veri değil, anlamı da mevcut ağ altyapısı üzerinden iletmek için akıllı bir sistem olan sözde “semantik iletişim”i kullandı. Yeni sistem, iletim verimliliğini önemli ölçüde artırdı ve veri işleme maliyetlerini düşürdü.
Öyle ki, kapasite, kapsama alanı ve verimlilik gibi temel transfer metriklerinde 10 kat artış sağlanarak, 6G standardına geçişle vaat edilen menzile yaklaşıldı.
Altıncı nesil kablosuz teknolojisinin, 5G’ye kıyasla 50 kata kadar daha hızlı veri iletim hızı ve düşük gecikme süresi sunarak iletişimde devrim yaratması bekleniyor.
ABD ve dokuz ülke bu yılın başlarında 6G iletişim sistemleri için bir dizi kılavuz hazırlamış olsa da odak noktası, ulusal güvenliği ön planda tutan güvenli bir iletişim teknolojisi inşa etmekti.
Öte yandan Çin, 6G’yi 2030’a kadar ticari olarak kullanılabilir hale getirmeyi hedefliyor ve 6G standardına ilişkin yaklaşımının gelecek yıl tamamlanması bekleniyor. Japonya da 2025’te standart üzerindeki çalışmaları bitirmek ve ardından 2030’dan itibaren NTT Docomo ve Sony gibi şirketlerle iş birliği yaparak “5G ötesi” iletişim hizmetlerini kullanılabilir hale getirmek istiyor.
Tüm bu planlar mevcut altyapıyla ve ucuza semantik iletişim atılımıyla gerçekleştirilebilseydi, bu teslim tarihlerinin önemli ölçüde kısalması muhtemeldir.