NASA, altı aydan kısa bir süre içinde Europa Clipper sondasını Jüpiter’in uydusu Europa’ya 2,6 milyar kilometrelik bir yolculuğa fırlatmayı planlıyor. Bir roketin titreşiminden, uzayın aşırı sıcak ve soğuğuna, Jüpiter’in radyasyonuna kadar bu yolculuk zorluklarla dolu olacak. Uzay aracı yakın zamanda göreve uygun olduğundan emin olmak için ajansın Jet Propulsion Laboratuvarı’nda (JPL) bir dizi zorlu testi tamamladı.
Bu testler, uzay aracının karşılaşacağı ortamı simüle ederek onu titreşimlere, soğumaya, havasızlığa, elektromanyetik radyasyona ve diğer koşullara maruz bıraktı.
JPL’den görev proje yöneticisi Jordan Evans, “Bu son kritik testti” dedi. “Mühendislerimiz sistemi doğru adımlarla ilerletmek için kapsamlı ve karmaşık bir dizi test gerçekleştirdi. Uzay aracının fırlatma sırasında ve sonrasında oluşacak koşullarda çalışabildiğini tespit ettik. Sistem çok iyi performans gösterdi ve beklendiği gibi performans gösteriyor.”
Son Europa Clipper testi en zor testlerden biriydi ve 16 gün sürdü. Sonda, NASA’nın gezegensel bir görev için şimdiye kadar inşa ettiği en büyük nesne ve 26 x 8 metre ölçülerindeki termal vakum odasına sığabilecek en büyük nesnelerden biri. Odanın içinde, havasız dış uzay ortamını simüle eden neredeyse mükemmel bir vakum vardır.
Aynı zamanda mühendisler, ekipmanı Europa Clipper’ın Güneş’e bakan tarafının karşılaşacağı yüksek sıcaklıklara maruz bıraktı. Devasa bir aynadan yansıyan güçlü lambalardan gelen ışık, uzay aracının dayanabileceği ısıyı yeniden yarattı.
Güneş’ten gelen yolu simüle etmek için lambalar karartıldı ve oda duvarlarındaki tüpler, uzay ortamını simüle eden koşullar yaratmak için sıvı nitrojenle dolduruldu. Ekip daha sonra uzay aracının 500 sıcaklık sensörünü kullanarak ısınıp ısınmayacağını değerlendirdi.
TVAC (Termal Vakum Odası), elektrikli ve manyetik bileşenler arasında doğru çalışmayı sağlamak için tasarlanmış bir dizi testi içeren çevresel testlerin sonucudur.
Europa Clipper ayrıca titreşim, şok ve akustik testlerden de geçmiştir. Titreşim testleri sırasında uzay aracı, SpaceX Falcon Heavy roketinin kalkışı sırasında olduğu gibi tekrar tekrar sarsıldı. Çarpma testleri sırasında, uzay aracının görevine başlamak için roketten ayrıldığında alacağı patlayıcı şoku simüle etmek için piroteknik kullanıldı. Son olarak akustik testler, Europa Clipper’ın donanım hasarına neden olabilecek fırlatma gürültüsü seviyelerine dayanabildiğini doğruladı.
Evans, “Hala yapılması gereken işler var, ancak zamanında fırlatma yolunda ilerliyoruz” dedi. “Testlerin bu kadar başarılı olması çok olumlu bir sonuç ve biraz rahatlamamıza olanak sağlıyor.”
Bu baharın sonlarında, uzay aracı NASA’nın Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’ne gidecek. Orada mühendis ve teknisyenlerden oluşan ekipler, görevin başlatılması için son hazırlıkları yapacak. Europa Clipper’ın lansman penceresi 10 Ekim’de açılacak.
Fırlatmanın ardından uzay aracı Mars’a doğru yol alacak. Şubat 2025’in sonunda, Kızıl Gezegen’e, çekim alanını kullanabilecek ve ek ivme kazanabilecek kadar yaklaşacak. Ardından uzay aracı, Aralık 2026’da gezegenimizin çekim alanından bir destek daha almak üzere Dünya’ya geri dönecek.
Daha sonra Güneş Sisteminin dış bölgesine giderek 2030 yılında Jüpiter’e varacak. Uzay aracı, gaz devinin etrafında uçacak ve yüzeyinden 25 kilometre uzaklıktaki Europa’nın yanından 49 kez geçecek. Toplanan veriler bilim adamlarının uydunun su yüzeyi hakkında daha fazla bilgi edinmesine yardımcı olacak.
Europa Clipper misyonunun temel bilimsel amacı, Jüpiter’in uydusunun buzlu tabakasının altında yaşamı destekleyecek koşulların mevcut olup olmadığını bulmaktır. Misyonun üç ana bilimsel hedefi arasında buz kabuğunun kalınlığını ve okyanusla etkileşimini belirlemek, uydunun yüzey bileşimini ve jeolojik özelliklerini incelemek yer alıyor. Bu görevin Europa’yı ayrıntılı olarak keşfetmesi, bilim adamlarının Dünya’nın ötesindeki astrobiyolojik potansiyeli daha iyi anlamalarına olanak tanıyacak.