Uzamsal hesaplama, fiziksel dünya ile sanal içeriği birleştiren geniş bir kavramdır. Bu süreç, dijital nesnelerin fiziksel ortamla sanki gerçekten oradaymış gibi var olmasına ve etkileşime girmesine, hatta kullanıcının dijital nesnelerle etkileşime girmesine olanak tanır.

Uzamsal hesaplama nedir?

Bilgisayarların kullanıcılar etrafındaki fiziksel ortamla etkileşime girmesine ve anlamasına olanak tanıyan, aynı zamanda sanal nesnelerle de etkileşime girebildiği bir sistemdir. Peki uzaysal hesaplamanın temel prensibi nedir?

Uzamsal bilgi işlem, yazılım ve donanım aracılığıyla sanal ve fiziksel ortamlar arasında kesintisiz etkileşim yaratır. Uzamsal hesaplamayı mümkün kılmak için bir platforma ihtiyaç vardır. Bu platform şunları yapabilir:

  • Gerçek dünya bilgilerini kameralar ve sensörlerle yakalama
  • Yakalanan alanın bağlamını anlamak için bunları gerçek zamanlı olarak işleyin
  • İçeriği üst üste bindirmek veya tamamen sanal ortamlar oluşturmak için içeriği fiziksel ortamda görüntüleyin.

Bu üç adımlı süreç, mekansal akıl yürütme ve nesne tanıma için genellikle yapay zekaya dayanan sensörler, kameralar ve karmaşık algoritmalar gerektirir. Artırılmış gerçeklik kulaklığını taktığınızda, fiziksel sehpanızda oturan dijital bir kediyi veya yalnızca kanepenizin arkasındaki duvarda görüntülenen metni bu şekilde görebilirsiniz.

Uzamsal hesaplamanın örnekleri nelerdir?

Uzamsal hesaplamaya örnek olarak Meta’nın Ray-Ban akıllı gözlükleri ve Xreal’in Air 2 Ultra’sı gibi AR gözlükleri ve Meta Quest 3 ve Apple Vision Pro gibi VR kulaklıkları verilebilir. Bu uzay bilgisayarları, ister sürükleyici bir ortam yaratarak ister bilgi üst üste bindirerek, fiziksel dünyayı sanal bir dünyayla birleştirir.

Uzamsal hesaplama VR ile aynı mıdır?

Sanal gerçeklik (VR), bir tür mekansal hesaplamadır. Gerçek dünyayı dijital deneyimlerle birleştirmek, VR’nin yanı sıra artırılmış gerçeklik (AR) ve karma gerçeklik (MR) de dahil olmak üzere çeşitli genişletilmiş gerçeklik (XR) teknolojileri aracılığıyla gerçekleştirilebilir.

XR, VR, AR ve MR arasındaki farklar nelerdir?

Genişletilmiş Gerçeklik (ER), gerçekliği dijital olarak değiştiren teknolojileri tanımlayan evrensel bir terimdir. Genişletilmiş gerçeklik, sanal gerçeklik (VR), artırılmış gerçeklik (AR) ve karma gerçeklik (MR) dahil olmak üzere mekansal bilgi işlem teknolojilerini kapsayan geniş bir terimdir.

Sanal Gerçekliğin Tanımı

Sürükleyici deneyimler için simüle edilmiş alanlar yaratmak için kullanılan teknoloji. Bu simüle edilmiş ortamlar, tam 3 boyutlu dünyalar veya fiziksel dünyanın üzerine yerleştirilmiş sanal içerik bölümleri olabilir.

VR başlıklarında genellikle gözlerin görebileceği ekranlar ve bir dizi mercek bulunur. VR kulaklıklar fiziksel dünyayı kullanıcının önünde gösterebilse de, kullanıcının görüşü cihazın kaskının ekranları tarafından tamamen engellenme eğiliminde olduğundan bu genellikle cihazın ön tarafındaki kameralar tarafından yeniden oluşturulur.

Apple, Vision Pro kulaklığını kullanıcının ortamına yerleştirilmiş uygulamalara sahip bir AR kulaklığı olarak pazarlasa da, kullanıcı Vision Pro’yu doğrudan göremediği için bunu sensörler ve kameralarla yapıyor.

Artırılmış Gerçekliğin Tanımı

Görüntü ve metin gibi dijital içeriği kullanıcının fiziksel ortamına yerleştirerek kullanıcılar için etkileşimli bir deneyim yaratır.

Çoğu zaman akıllı gözlük olarak da adlandırılan AR gözlükler kullanıcının görüşünü engellemez. İçeriğin net bir şekilde görülebilmesi için genellikle okuma veya reçeteli gözlüklerden daha koyu lenslere sahiptirler.

Artırılmış gerçeklik deneyimi akıllı telefonlara ve tabletlere de yayılıyor: Bir mobilya parçasının oturma odanızda nasıl görüneceğini görmek için bir alışveriş uygulamasını her kullandığınızda, artırılmış gerçeklik kullanıyorsunuz demektir.

Karma Gerçekliğin Tanımı

AR ve VR’yi belirli bir şekilde karıştırmak. MR, kullanıcıya üst üste bindirilmiş dijital nesnelerle çevrelerindeki gerçek dünyanın bir görünümünü verir, ancak bu teknoloji bu nesnelerin fiziksel dünyayla etkileşime girmesine olanak tanır.

MR, AR’den daha sürükleyicidir ancak VR gibi tamamen sürükleyici bir deneyim değildir.

“Uzaysal hesaplama” terimi nereden geliyor?

Her ne kadar Apple yakın zamanda bu terimi popüler hale getirmiş olsa da, “uzaysal hesaplama” onlarca yıldır ortalıkta dolaşıyor. Terimin ilk formalizasyonlarından biri 2003 yılında uzaysal hesaplama alanındaki çalışmaları üzerine bir tez sunan Simon Greenwold tarafından yapılmıştır.

Bay Greenwold, daha kapsayıcı bilgi işlem ortamlarına doğru ilerlemenin altını çizdi ve mekansal hesaplamanın, fiziksel alanın dijital bilgilerle etkileşim kurmanın bir aracı haline geldiği yer olduğunu söyledi.


Kaynak : “ZDNet.com”



genel-15