Üretken yapay zeka ortamı artık düzenli olarak ister metin ve görüntü oluşturucular ister müzik oluşturucular olsun botlarla dolu. Ancak Apple, üretken yapay zeka konusunda geride kalmasıyla ünlü bir şirket. Ve Siri bu alandaki örneklerden sadece bir tanesi.
Ama işte CEO’su Tim Cook, bunun değişmek üzere olduğuna dair bize güvence veriyor.
Tim Cook, “Bu teknolojilere yatırım yapmaya devam edeceğiz. Bu, önemli miktarda zaman ve çaba ayırmaya devam ettiğimiz yapay zekayı da içeriyor ve devam eden çalışmalarımızın ayrıntılarını bu yılın sonlarında paylaşmayı sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi. Şirketin 2024 yılının ilk mali çeyreğinin sunumu sırasında.
Bloomberg ise kendi adına şunu öneriyor: 2024’ün sonlarında piyasaya sürülmesi planlanan iOS 18’in, RCS desteği ve biraz daha akıllı Siri de dahil olmak üzere şirket tarihindeki en büyük iOS güncellemelerinden biri olacağını söyledi.
Yapay zekanın desteklediği müzik yaratımını, bu teknolojiyle kişiselleştirilmiş bir fitness veya meditasyon koçunu ve hatta Siri için üretken yapay zekayı görmek de eğlenceli olurdu. Ancak iOS 18’de görmek istediğim ilk üç yapay zeka özelliğini burada bulabilirsiniz.
1. Bağlama duyarlı bir Siri için üretken yapay zeka
Ne yazık ki Siri muhtemelen Apple’ın şimdiye kadarki en büyük yapay zeka eksikliğidir. Siri başlı başına etkileyici bir özellik olsa da zeka açısından sanal asistan rakiplerinin gerisinde kalıyor.
Kullanıcıların Siri’nin sınırlamaları ve üretken yapay zekanın popülaritesinden duyduğu artan hayal kırıklığı, Apple’ı ses asistanını üretken yapay zeka ile donatmaya itebilir.
Apple başarılı olursa, iPhone kullanıcıları sesli asistana “Bu uygulamayı aç” veya “Bunu Google’da ara” dışında çok daha fazlasını sorabilir. Üretken yapay zeka, kullanıcıların Siri’den bir mesaj yazmasını istemesine, bir kavramı açıklamasına ve takvimlerine, notlarına veya kişilerine göre onlara kişiselleştirilmiş hatırlatıcılar göndermesine olanak tanıyacak.
Apple’ın en büyük sorunu, tüketicilerin veri gizliliğine uzun süredir odaklandığı göz önüne alındığında bekleneceği gibi, cihazda büyük dil modellerini (LLM’ler) çalıştırmak olacak.
Cihaz üzerinde işleme, Siri kullanıcılarının soru ve yanıtlarının uzak sunuculara gönderilmesine gerek kalmayacağı anlamına gelir; bu da verilerin açığa çıkmasını en aza indirir ve gizliliği artırır. Ve Apple zaten bu konu üzerinde çalışıyor.
2. Yapay zeka destekli fotoğraf ve video düzenleme
Adobe Photoshop’un Üretken Doldurma veya Canva’nın Sihirli Düzenleme aracıyla fotoğraf düzenlemede üretken yapay zekanın ne kadar güçlü olabileceğini gördük. Ve evet bunlar ne yazık ki Apple’ın geride kaldığını gösteren diğer iki örnek.
Apple’ın bu AI işlevlerini iPhone’un kamerasıyla birleştirmesini, şu anda sınırlı olan fotoğraf düzenleme seçeneklerini genişletmesini ve hatta belki de AI’yı video düzenleme araçlarına yerleştirmesini istiyorum.
Videodaki üretken yapay zeka, TikTok ve Capcut filtreleri haricinde daha hassas bir ortam olduğundan görüntü oluşturucular kadar yaygın değildir.
Apple’ın, gerçek zamanlı arka plan değiştirme ve sahnenin yapay zeka yorumuna dayalı sinema efektleri gibi video yapay zeka özelliklerini eklediğini görmek oldukça şaşırtıcı olurdu.
3. Özel metin oluşturma
ChatGPT, metin oluşturma ve konuşmaları kullanıcıya doğal gelecek şekilde tutma yeteneği nedeniyle popülerlik kazanmıştır. iPhone’a metin oluşturma özelliği eklendiğinde, kullanıcıların e-posta yazması, hikayeler oluşturması veya özgeçmişlerini düzenlemesi daha kolay hale gelecektir; bunların tümü kullanıcının tarzına göre uyarlanmıştır.
Bu, Apple’ın rakiplerinin gerisinde kaldığı başka bir durumdur çünkü bu işlevler Google Pixel 8 ve Samsung Galaxy S24 serisinin yanı sıra Microsoft 365, Gmail, Google Dokümanlar, E-Tablolar ve Dahası’nda da mevcuttur.