ABD yaptırımlarına rağmen Çin’in yarı iletken endüstrisi güçlü bir hızla büyümeye hazır görünüyor. Yakın zamanda Bloomberg raporu Barclays araştırmasına atıfta bulunarak, Çin’deki çip üretim kapasitesinin beş yıl içinde iki katına çıkacağını ve pazar beklentilerini aşacağını öngördüğü için bunu vurguladı.

Çip yasağı etkili olmakla birlikte, Çin’in yarı iletken sektöründeki yerel şirketlerin daha fazla katılımını teşvik etti. Bloomberg raporuna göre, ana akım sektör algısının aksine, Çin’deki yerel çip üreticilerinin ve fabrikasyon tesislerinin sayısı bildirilenden önemli ölçüde daha yüksek.

Bu, küresel yarı iletken endüstrisindeki Çinli yerel oyuncuların yeterince takdir edilmediğini vurguluyor. Belki daha da önemlisi, bu durum dış rekabet açısından çeşitli kaygıları gündeme getiriyor.

İhracat başlayınca endişeler artıyor

Analistler, ülke içindeki talebin çok büyük olması nedeniyle Çin’in yerel tedarik zincirindeki gelişiminin şaşırtıcı olmadığına dikkat çekiyor. Uluslararası oyuncular için potansiyel olarak en büyük endişe kaynağı ihracat yapıp yapamayacaklarıdır çünkü Çin’in fiyatları düşürerek rekabeti yendiği biliniyor.

EIIRTrend & Pareekh Consulting CEO’su Pareekh Jain, “Çin’in kapasitesi daha yüksek oranda artarsa ​​ve dünya çapındaki diğer şirketlerin işlerini etkilerse bu zorlukla karşılaşacağız” dedi. “Çin’in diğer endüstrilerde yaptığı şey, eğer ölçeklenebilirlerse fiyatların altına düşecek olmalarıdır. Yani sorun ihracat yapıp yapamayacaklarıdır. Bu şu anda çok fazla risk teşkil etmiyor çünkü Çin’in çok büyük bir iç talebi var. Şu anda ihracat pazarına giremeyebilirler ancak kapasite fazlası ve fiyatların düşmesi gibi bazı riskler var.”

Jain, özellikle yeni girenler için yarı iletken üretimindeki mevcut vurgunun eski teknolojiyle devam etmek olduğunun altını çiziyor. Bu yaklaşım, yarı iletken sektörüne girmenin ilk aşamalarında ortak bir strateji olan inovasyon yerine uygulamaya ve kaliteyi korumaya öncelik verir.

Küresel tedarik zincirini etkileme potansiyeli

TechInsights yarı iletken analisti Manish Rawat, Çin’in teknolojik olarak kendi kendine yeterli olmaya yoğun şekilde odaklanmasının küresel yarı iletken pazarı üzerinde önemli bir etkisi olabileceğine dikkat çekti.

Rawat, “Artan üretim nedeniyle küresel çip arzı daha yoğun hale gelecek ve bu da üreticilerin rekabet gücünü artıracak” dedi. “Çin’in ilerlemesi, küresel yarı iletken pazarı üzerinde olumlu etki yaratacak teknolojik ve yenilikçi atılımlarla sonuçlanabilir. Jeopolitik açıdan bu eylem, Çin’in yabancı teknolojiye olan bağımlılığını azaltmayı amaçlıyor ve bu da geleneksel yarı iletken tedarikçileriyle bağları değiştirebilir.”

Çin’in artan çip üretme yeteneği, dünyanın yarı iletken tedarik zincirlerinin yeniden yapılandırılmasını da zorlayabilir ve bu da başka yerlerdeki üretim stratejilerini etkileyebilir.

Rawat, “Ancak Çin’de üretilen yarı iletkenlerin güvenilirliği ve kalitesiyle ilgili sorular hâlâ mevcut ve bu da daha fazla araştırma ve risk analizine yol açtı” diye ekledi. “Çin şirketleri küresel yarı iletken pazarında önemli oyuncular haline geldikçe, fikri mülkiyet koruması, sürdürülebilir bir sektör yaratmak için işbirliği ile hakların korunması arasında dikkatli bir denge kurulmasını gerektiren önemli bir sorun haline geliyor.”

Küresel şirketlerin neler bekleyebileceği

Dünya çapındaki şirketler, Çin’in yarı iletken üretimindeki hızlı artışın çip üretiminde önemli bir değişiklik öngördüğünü, özellikle de odağın yapay zeka, makine öğrenimi ve yüksek performanslı bilişime olan bağlılığı öne çıkardığını dikkate alabilir. Ancak yasal çerçeveler ve fikri mülkiyet sorunları gibi faktörlerin küresel kabul üzerinde etkisi olabilir.

Rawat, “Güvenilirlik kaygıları gelişiyor, firmaları Çinli üreticilerin kalite güvence sistemlerini analiz etmeye itiyor, güvenilir ortaklarla işbirliğini ve endüstri normlarına bağlılığı vurguluyor” dedi. “Ayrıca şirketler, tedarik zinciri güvenliğini etkileyen jeopolitik kaygılar nedeniyle ticari anlaşmazlıkların ve ihracat sınırlamalarının yonga seti güvenilirliğini nasıl bozduğunu değerlendirmelidir. Son olarak, geçişlerin sorunsuz olmasını sağlamak için olası entegrasyon sorunları kapsamlı değerlendirmeler ve kaynak tahsisi gerektiriyor.”

Buna ek olarak, Çin’in yarı iletken endüstrisindeki genişlemesi, çeşitlendirme fırsatları yaratarak şirketlerin kalite standartlarını korurken dayanıklılığını artırmalarına olanak tanıyabilir.

Rawat, “Kapsamlı risk-fayda analizlerini içeren bir stratejik plan, sürekli değişen bir dünyada bilinçli kararlar almak için gereklidir” diye ekledi.

Telif Hakkı © 2024 IDG Communications, Inc.



genel-13