Meta, hazırladığı bir raporda, Hindistan ve Çin’deki 2024 seçimlerini aksatmak için kurulan yaklaşık 4.700 sahte Çin hesabını tespit edip kaldırdığını açıkladı. Amerikalı ve Hintli olduklarını iddia eden bu hesaplar, bölücü konularda yanlış bilgiler yayıyordu
Facebook, Instagram ve WhatsApp’ın ana şirketi Meta tarafından yakın zamanda yayınlanan üç aylık bir tehdit raporunda, Meta’nın Çin menşeli 4.700’den fazla sahte hesaptan oluşan büyük bir ağı başarıyla çökerttiği ortaya çıktı. Amerikalılar ve Hintlilermiş gibi davranan bu hesaplar, ABD siyaseti ve ABD-Çin ilişkilerinin yanı sıra Hindistan siyasetiyle ilgili bölücü konularda yanıltıcı bilgilerin yayılmasında aktif olarak rol oynuyordu.
Meta, profilleri Pekin’deki Çinli yetkililere açıkça bağlamasa da şirket, özellikle yaklaşan 2024 ABD seçimleriyle birlikte Çin kaynaklı bu tür ağlardaki artışa ilişkin endişelerini dile getirdi. Meta’ya göre Çin, Rusya ve İran’ın ardından bu tür aldatıcı ağların üçüncü büyük coğrafi kaynağı olarak yer alıyor.
Raporda ana hatlarıyla belirtildiği gibi aldatıcı Çin ağı, kürtaj, kültür savaşı sorunları ve Ukrayna’ya yardım gibi çeşitli konularla ilgileniyordu. Hesaplar, dünya çapındaki meşru kullanıcılardan çalınan profil resimlerini ve adlarını kullanarak birbirlerinin gönderilerini paylaşıyor ve beğeniyordu. İçeriğin bir kısmının doğrudan X’ten (eski adıyla Twitter) kopyalandığı ortaya çıktı.
İlgili Makaleler
Meta, ABD seçmenlerini kutuplaştırmak için Çin propagandasını nasıl bozdu?
Deepfake’lerin ardından Google ve YouTube, Hindistan’ın 2024 genel seçimleri öncesinde sahte haberleri kaldırmayı planlıyor
Hesapların faaliyetleri arasında, Nancy Pelosi, Gretchen Whitmer, Ron DeSantis, Matt Gaetz ve Jim Jordan gibi isimlerin de aralarında bulunduğu, hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi ABD’li politikacıların birebir gönderilerini kopyaladığı tespit edildi. Meta, ağın tutarlı bir ideolojik duruş sergilemediğini vurguladı.
Meta’nın raporu, ağın hedefleri hakkında soruları gündeme getirerek şunları ifade etti: “Bu yaklaşımın partizan gerilimleri artırmak, bu politikacıların destekçileri arasında izleyici kitlesi oluşturmak veya özgün içeriği paylaşan sahte hesapları daha gerçek göstermek için mi tasarlandığı belli değil.”
Şirketin denetleme politikaları, kullanıcıları yanıltmak amacıyla sahte kimliklerle birlikte çalışan hesap gruplarından gelen gönderilere atıfta bulunan “koordineli, orijinal olmayan davranışları” kesinlikle yasaklamaktadır. Bu ağlar tarafından paylaşılan içerik çoğu zaman doğru haberlere atıfta bulunsa da Meta, amacın kamuoyunu manipüle etmek, ayrılık tohumları ekmek ve belirli bakış açılarını yapay olarak yükseltmek olduğunu vurguladı.
Meta’ya göre, geniş Çin ağı, gerçek kullanıcılar arasında ilgi görmeden engellendi. Meta’da orijinal olmayan davranışlara ilişkin soruşturmalara liderlik eden Ben Nimmo, bu ağların “hala izleyici oluşturmakta zorlandığını ancak bunların bir uyarı olduğunu” yorumlayarak, yabancı tehdit aktörlerinin yaklaşan seçimler öncesinde insanları çevrimiçi ortamda etkilemeye yönelik devam eden çabalarını vurguladı.
Meta, büyük Çin ağına ek olarak iki küçük ağı da ortaya çıkardı; biri Hindistan ve Tibet’e odaklanan Çin’den, diğeri ise Rusya’dan Ukrayna’nın işgali hakkında öncelikle İngilizce paylaşım yapan ve Telegram kanallarını tanıtan. Raporda, 2016 seçimlerinden bu yana incelenen Rus ağlarının, Kiev’e yönelik uluslararası desteği baltalamaya çalışarak odağı Ukrayna ihtilafına kaydırdığı vurgulandı.
Dikkate değer bir gelişme olarak Meta, ABD hükümetinin, Birinci Değişiklik hukuki davasıyla ilgili federal bir kararın ardından Temmuz ayında şirketle dış etki ağları hakkındaki bilgileri paylaşmayı bıraktığını vurguladı. Bu karar şu anda Yüksek Mahkeme tarafından değerlendiriliyor ve ABD hükümeti ile teknoloji şirketleri arasındaki işbirliği ve bunun sosyal medya kullanıcılarının ifade özgürlüğü üzerindeki potansiyel etkisi hakkındaki daha geniş tartışmaya katkıda bulunuyor.