5G’nin ticari lansmanından yaklaşık üç yıl sonra, şirketler henüz en son mobil iletişim standardının tam potansiyelini gerçekleştirmedi. Binaen araştırma firması ABI Research5G, 2030 yılına kadar küresel GSYİH’ya 508 milyar dolar katkıda bulunacak. Bu servet katkısının yaklaşık üçte birinden sanayi ve imalat sektörünün faydalanması bekleniyor, bunu enerji üretimi (madencilik, petrol, gaz), ulaşım, sağlık ve tarım izliyor.

Aslında, “gerçek” 5G daha yeni başlıyor. Piyasaya sürüldüğünde, yeni standart operatörlerin çekirdek ağında 4G ile bir arada bulunuyordu. Bu yıl başlayan sözde “bağımsız” aşamada, verimlilik ve gecikme açısından beklenen tüm kazanımları getirecek. Ayrıca, çok yüksek gereksinimlere sahip kullanım durumları için uçtan uca hizmet kalitesini garanti etmek için bir ağı sanal olarak “dilimlere” ayırma yeteneği olan “ağ dilimleme”nin yolunu açar. Bir fabrikada veya ameliyathanede önemli bir sorun.

Endüstriyi otomatikleştirin ve karbonsuzlaştırın

ABI Research analisti Leo Gergs için 5G, anın farklı ihtiyaçlarını karşılıyor. Şirketler, Covid pandemisi sürecinde işgücünü azaltmak zorunda kalırken, şimdi de insan gücü sıkıntısıyla karşı karşıya. 5G’nin sunduğu otomasyon fırsatları, beceri eksikliğini telafi etmeye geliyor.

Mevcut enflasyonist bağlamda, verimlilik artışları sağlayarak artan üretim fiyatlarına karşı bir siperdir. Ayrıca 5G, üreticilerin karbon ayak izinin azaltılmasına da katkı sağlıyor. ABI Research’e göre, bir fabrika enerji tüketimini yılda birkaç bin kilovat saat azaltabilir.

Fransa’da ilk büyük geri bildirimler ortaya çıkmaya başlıyor. Alcatel Submarine Networks, Calais sahasındaki 11 binayı toplam 50.000 m2’lik bir alanı kapsayacak şekilde özel bir 5G ağı kurmuştur. Süreçlerin dijitalleştirilmesi, uzaktan bakım, olay tespiti… ilk faydalar zaten orada. Oradan çok uzak olmayan Dunkirk’te ArcelorMittal, mobil çalışmayı teşvik etmek ve faaliyetini karbondan arındırmak için 5G’ye güveniyor.

ABI Research’e göre 5G’nin tam dönüşüm potansiyelini ortaya çıkarması için telekom operatörlerinin şirketlerin teknolojilerle değil çözümlerle ilgilendiğini anlamaları gerekiyor. ” Sofistike teknoloji jargonu yerine uygulamalara, hizmetlere ve kazançlara odaklanan tamamen farklı bir değer teklifi bekliyorlar.”Leo Gergs’e inanıyor.

5G, sabit ve uydu ağlarına alternatif

Bu ROI hesaplaması, 5G’nin Wi-Fi başta olmak üzere diğer kablosuz bağlantı teknolojileriyle karşılaştırılacağı için daha da önemli hale geliyor.Öte yandan, bu teknik performanslar sayesinde 5G, sabit erişimli veya sabit erişimli ağlara daha güvenilir bir alternatif haline geliyor. kablosuz erişim (FWA) ve ayrıca SpaceX’in Starlink’i tarafından sunulanlar gibi düşük yörüngeli uydu bağlantısı teklifleri.

Uzman Cellsmart, Avrupa’daki hücresel ağların maksimum indirme hızlarını karşılaştırdı.Yaptığı testlerin sonuçları, iç mekan modunda (binaların içinde) maksimum 5G indirme hızı olan 1,12 Gbps ile Norveç’i sıralamanın en üstünde gösteriyor. İspanya, 1,11 Gbps’ye varan indirme hızlarıyla açık havada en iyi sonuçları elde ediyor. Her iki durumda da Fransa sırasıyla 898 ve 804 Mbps hızlarla dördüncü sırada yer alıyor.

En iyi 5G indirme hızlarını sunan Avrupa metropollerinde ilk sırada 1,12 Gbps ile Oslo (Norveç) geliyor. İspanya’da Cerdanyola del Vallès 1.11 Gbps ve Bilbao sırasıyla 1.07 Gbps ve üçüncü sırada yer alıyor. Münih (1.03 Gbps) ve Viyana (921.1 Mbps) yasağı kapatıyor.

Telekom operatörlerinin bu seferki sıralaması, Portekiz’deki Telemovel’i ortalama 545,38 Mbps indirme hızıyla birinci sıraya getiriyor. Bu, İspanya’da Webbing’in (472,20 Mbps) ardından üçüncü sırada yer alan (380,05 Mbps) Orange’dan %131 daha yüksek bir hız. Operatörler Telia (Norveç) ve Yettel (Sırbistan) 52 Mbps civarındaki ortalama hızlarla oyalanıyor gibi görünüyor.



genel-15