E-postaların geride bıraktığı devasa karbon ayak izi medyada geniş çapta tartışıldı, ancak çoğu zaman bu tartışmalar abartılıyor.
Fransa enerji geçiş bakanı Agnes Pannier-Runacher’e göre, gönderilen e-postaların sayısını azaltmak ve onları silmek, bireysel karbon ayak izini azaltacaktır. Haberler de bu fikirleri dile getirdi.
Yakın zamanda yayınlanan bir makalede, e-posta göndermek gibi bazı ikonik dijital etkinliklerin, bilgi ve iletişim teknolojisi kullanıcılarının yıllık karbon ayak izine çok az katkıda bulunduğunu bulduk.
Eylemlerimizin çevresel etkileri üzerinde çalışan araştırmacılar olarak, daha büyük karbon ayak izi kaynaklarını azaltmaya odaklanabilmemiz için birkaç yıldır süregelen bu efsaneyi ortadan kaldırmanın önemli olduğuna inanıyoruz.
E-postaların karbon etkisi
Daha az e-posta göndermenin önemli miktarda sera gazını (GHG) azaltacağı fikri, Mike Berners-Lee’nin ‘Muz Ne Kadar Kötü? Her Şeyin Karbon Ayak İzi’.
Kitap, bir kişinin ortalama yıllık e-posta kullanımının üç ila 40 kilogram arasında karbondioksit ve diğer sera gazları veya küçük bir benzinli arabada 16 ila 206 kilometre sürmeye eşdeğer olan Karbon Dioksit Eşdeğeri (CO2e) ürettiğinden bahsediyor. Bu rakamlar, dünyanın dört bir yanındaki çeşitli medya kuruluşları tarafından toplandı ve bu da bu fikri güçlendirmeye yardımcı oldu.
Berners-Lee’nin kitabında görüldüğü gibi karbon değerleri e-posta başına 0,3 ila 50 gram CO2e arasında değişiyor. Ancak bu rakamlar sürekli değişiyor ve sözde çözümlerin karbon ayak izleriyle karşılaştırıldığında çok küçük görünüyor.
E-posta göndermenin veya başka herhangi bir dijital hizmetin karbon ayak izini ölçmek kolay bir iş değildir. Sonuçlar büyük ölçüde yapılan varsayımlara ve kullanılan verilere bağlıdır. Ve veri iletimi ve depolamanın enerji verimliliği sürekli olarak gelişiyor.
Daha az e-posta göndermek veya silmek gerçekten yardımcı olabilir mi?
Peki, çok daha az e-posta göndermeye veya artık kullanışlı olmayan e-postaları silmeye karar verirsek ne olur? Onları barındıran sunucularda yer açmanın dışında, dijital altyapının enerji tüketimini önemli ölçüde azaltabileceğimize dair bir kanıt yok.
İşte nedeni: Dijital veri depolama ve iletim sistemleri, kullanılmadıklarında bile az çok sabit bir temel enerji yüküyle 7/24 çalışır. E-postanın gönderilip gönderilmemesine bakılmaksızın, ağlar yaklaşık olarak aynı miktarda enerji kullanır.
Her gün inanılmaz sayıda spam e-posta (2022’de 122 milyar) ve gerçek e-posta (22 milyar) gönderiliyor. Bu rakamlar endişe verici görünse de, e-posta alışverişleri İnternet trafiğinin yalnızca yüzde birini temsil ediyor. Karşılaştırıldığında, video akışı hizmetleri internet trafiğinin yaklaşık yüzde 82’sini oluşturuyor ve önümüzdeki yıllarda daha da artabilir.
E-posta trafiğinin yüzde 85’inin aslında spam olduğunu bilmek, bireysel düzeyde daha az e-posta göndermek, web’deki e-posta trafiği miktarını azaltmada sınırlı bir etkiye sahip olacaktır.
E-posta gönderilsin veya gönderilmesin, bilgisayarlarımız ve yönlendiricilerimiz her zaman açıktır. Bu nedenle, elektronik cihazlarla ilişkili elektrik tüketimi aşağı yukarı her zaman aynı kalacaktır. Çok nadiren sadece bir e-posta göndermek için bir bilgisayarı açarız.
Veri merkezlerinin ve iletim ağlarının kullanımıyla ilişkili etkiler son derece düşüktür. Size bir fikir vermesi için, kompakt bir arabada bir kilometre sürmek, beş MB’lik 3.500 e-postayı iletmek ve depolamak için kullanılan elektrik kadar CO2e yayar. Bir su ısıtıcısında bir fincan çayı ısıtmak için gereken elektrik, bir MB’lik yaklaşık 1.500 e-postayı aktarmak ve depolamak kadar elektrik tüketir.
1.000 e-postanın silinmesi, yaklaşık beş gram CO2e karbon yararına sahip olacaktır. Ancak, bir dizüstü bilgisayarı 30 dakika kullanmanın (bu e-postaları silmek için) etkisi, Alberta gibi yüksek karbonlu elektrik kullanan illerde 28 gram CO2e salımına neden olur. Elektrik üretim sektörünün en düşük karbon ayak izlerinden birine sahip olduğu Quebec’te bu rakam yaklaşık beş gram CO2e’ye tekabül ediyor. Bu nedenle, bilgisayarı kullanarak daha fazla zaman harcadığınız için, e-postaları manuel olarak silmek, onları depolamaktan daha büyük bir karbon etkisine sahip olabilir.
E-posta kullanımımızın karbon etkisini azaltmak mı?
Bir e-postanın karbon ayak izini ölçmek için, yazmadan e-postaları almaya ve okumaya, kaydetmeye veya arşivlemeye kadar yaşam döngüsünde yer alan tüm adımları hesaba katmak gerekir.
Genel olarak, e-postaların karbon ayak izi, esas olarak onları yazmak ve okumak için kullanılan elektronik cihazların üretimi ile ilişkilidir.
Cihazların fiili kullanımı üretimden daha önemli hale gelir ve hatta daha önemli olabilir çünkü bu cihazlara güç sağlamak için kullanılan elektrik esas olarak fosil yakıtlardan üretilir.
E-postanın karbon ayak izini azaltmanın en iyi yolu, daha az elektronik ürün satın almak, bu cihazları mümkün olduğu kadar uzun süre elde tutmak ve daha az elektrik tüketenleri kullanmaktır.
Sadece basit bir teşekkürden ibaret olsa bile, ihtiyacınız olduğunda veya alıcıların mesajınızı beğeneceğini düşündüğünüzde e-posta gönderin. Depolama alanından tasarruf etmek, aradığınızı daha hızlı bulmak veya gezegeni kurtarmanın yanı sıra başka birçok iyi neden istiyorsanız e-postalarınızı silin.