Max Planck Astronomi Enstitüsü’nün basın servisine göre, James Webb teleskobu ötegezegenin atmosferini her zamankinden daha detaylı incelemeyi başardı. Bilim adamlarına göre, bu, gelecekte dünya dışı yaşamın varlığını belirlemeyi mümkün kılacak olan, dış gezegenlerin yeni bir gözlem düzeyidir. Teleskop, gaz devi WASP-39b’nin atmosferini analiz etti. Güneş sistemindeki Satürn’e benziyor, Başak takımyıldızındaki bir yıldızın etrafında dönüyor ve ondan çok uzakta değil – Merkür’den Güneş’e olan mesafenin yaklaşık sekizde biri. Bu yıldız, Güneşimiz gibi G sınıfına aittir, ancak ondan biraz daha küçüktür. Tüm sistem Dünya’dan yaklaşık 700 ışıkyılı uzaklıkta yer almaktadır. Bu yılın Ağustos ayında, WASP-39b’nin atmosferinde karbondioksit tespit edildiği bildirildi ve şimdi dış gezegenin atmosferinin bileşimi hakkında çok daha ayrıntılı veriler var.
Ötegezegenleri gözlemlerken, sözde geçiş yöntemi kullanılır: bir yıldızın ışığı, önünden bir gezegen geçtiğinde, atmosferi tarafından kısmen emilir ve ancak bundan sonra dünya gözlemevinin cihazları tarafından alınır. Her bir kimyasal element, ötegezegenin atmosferinde hangi elementlerin bulunduğunu belirlememizi sağlayan belirli bir emisyon spektrumuna karşılık gelir. James Webb, WASP-39b’nin atmosferinde kükürt dioksit tespit etti; bu, bir ötegezegenin atmosferinde ilk defa böyle bir bileşik bulundu. Bilim adamları, Dünya atmosferindeki ozona benzer kükürt dioksit moleküllerinin, ötegezegenin üst atmosferi ana yıldızdan gelen yüksek enerjili fotonlarla etkileşime girdiğinde oluştuğunu belirtiyor. Ayrıca elde edilen bilgiler, gezegenin oluşumu hakkında sonuçlar çıkarmamızı sağlar. Bu nedenle, karbonun oksijene, potasyumun oksijene ve kükürdün hidrojene oranı, daha küçük öncül cisimlerin birbiriyle çarpıştığı ve mevcut büyük gezegeni oluşturmak için birleştiği zaman bir oluşum tarihini gösterir. Gökbilimciler, bu verilere dayanarak, WASP-39b’nin başlangıçta yıldızından şu an olduğundan çok daha uzakta oluştuğunu belirtiyorlar. Dış gezegenin bulut örtüsünün bileşimi de netleşti ve bu, Dünya’daki gibi su buharı değil, sülfürler ve silikatlar. Aynı zamanda, bulutlar dağınıktır ve tüm gezegen üzerinde tek tip bir örtü değildir.
Bilim adamları, James Webb teleskopundan yapılan yeni gözlemlerin, diğer gezegenlerde yaşam aramak için kullanılması gerekecek yöntemlerin test edilmesine izin verdiğini söylüyor. Yine de, bunun James Webb’in haleflerinden biri tarafından yapılması muhtemeldir, diyorlar. Gelecekte bu tür gözlemler, bir ötegezegenin atmosferinin bileşimini, üzerinde yaşam olup olmadığını hemen söyleyebilecek kadar doğru bir şekilde belirlemeyi mümkün kılacaktır.